25 Haziran 2008 Çarşamba

20. SUBUKETİLER

Meydancık nahiyesi’nden muhacir olmuştur. Subuketi adının bir aile lakabı olduğunu sanıyoruz, bu isim geldikleri yörede bir mevkiin, bir bölgenin ya da bir mahallenin adı da olabilir, zira başka aileler içinde “bunlar subuketi” denildiğini gördük.

Ailenin büyüğü, şakacılığı, muziplikleri ve insanları hem düşündüren hem de güldüren sözleri yüzünden adının başına “deli” lakabı eklenmiş, akıl ve ruh sağlığı tamamen yerinde olan Hüseyin Dede’dir.

Hüseyin Dede, 1853 doğumlu olup, 08.12.1909 tarihinde ölmüştür. Babasının adı Mehmet, annesinin adı Hatice’dir. İki defa evlenmiştir. İlk eşinin adı Zülal, ikinci eşinin adı ise Mümtahay’dır. İkinci eşi Mümtahay’ı, Türkeli tarafındaki Gürcü köylerinden kaçırmıştır.

İlk eşi Zülal’den Şakir, Ali, İrfan ve Mevlüt adında dört erkek çocuğu vardır. İkinci eşinden de Emrullah, Kamil adlarında iki oğlu, Şehriye, Muhsine, Fatma adlarında üç kızı olmuştur.

Şehriye, Atmeydanı Mahallesi’ndeki Yunus Dede’nin oğlu İsak ile evlenmiş, kocasının savaş sırasında esarette kaldığını bilmediği için tam 10 yıl yolunu beklemiştir.

Ailenin en büyük çocuğu olan Şakir, umumi harpte ayağından yaralanmış ve topal kalmıştır. Zamanla çevrede “Topal Şakir” adı ile anılır olmuştur.

05.05.1999 tarihi itibariyle, ailede 146 kişinin kaydı görülmektedir. Aile, Çelikkıran soyadını kullanmaktadır. Bu ailenin fertlerinden Necati, ikinci defa yurtdışına çıkabilmek için 1970’li yıllarda soyadını “Yalçın” olarak değiştirdiğinden, bu isim de hane kayıtlarında görülmektedir.

Çelikkıranlar da diğer akraba ve komşuları gibi gurbetçiliği seçmek zorunda kalmış, başta İstanbul olmak üzere, yurtdışına da çalışmaya gitmişlerdir.

Necati Yalçın, 1950-1952 Kore Savaşlarına iştirak etmiş ve gazi olmuştur. Halen gazilik maaşı almaktadır.

Not: Necati Yalçın kitabın yayımlanmasından sonra yaşamını yitirmiştir. (EK)

Hiç yorum yok: