26 Haziran 2008 Perşembe

2. ASKER UĞURLAMASI

Askerlik çağına gelen delikanlı, köyden ayrılmadan önce akrabalardan başlamak üzere bütün köyü ev ev dolaşarak, vedalaşırdı. Köyden ayrılacağı günden bir gün evvel, askere gidecek olan gencin evinde hısım akraba ve komşular toplanır, kadınlar asker azığı hazırlarken gizli gizli ağlaşır, askerliğini yapanlar askerlik anılarını anlatır, askere gidecek olan delikanlıya moral verirlerdi.

Askere gidecek delikanlı için hazırlanan yiyecekler arasında, haşlanmış tavuk baş yeri tutardı. Bunun yanında cevizli kada/kete (kaymakla yoğrulmuş, buğday unundan yapılan gevrek), haşlanmış yumurta, mevsim yaz ise yeşil soğan, bol soğanlı köy böreği, pekmez katılarak yapılan yumruk büyüklüğündeki pekmez helvası, elma- armut kurusu, keten ipliğine dizilmiş haşlanmış kestane dizinleri, akşamdan azık torbasına yerleştirilirdi.

Asker uğurlamasına yakın akrabalar, komşular, mutlaka katılır, vapura veya motora Çatalzeytin’den binilecekse, hep beraber çarşıya inilir, burada toplanan öteki asker adayları ile birlikte yolcu edilirdi. Eskiden ilçe merkezinin İnebolu’da olması, sevk işlemlerinin buradan yapılması yüzünden, asker adayları şubeden kağıtlarını alır, yine şubeden verilen asker elbiselerini giyerek birliklerine gönderilirdi. Şubede asker elbiselerini giyenler, vapurun ne zaman geleceği belli değilse, bir iki günlüğüne de olsa köye geri gelirler, asker elbiseleri ile gezerlerdi.

Yakın köylerden de aynı istikamete gidenler olursa bir araya gelir, yola beraber çıkarlardı. Ayrılmadan önce eller öpülür, kucaklaşılır, “gidip de gelmemek, gelip de görmemek var” diyerek, helallik alınırdı. Asker yolcu eden analar açıktan açığa, sesli sesli ağlayıp ağıtlar yakarken, eş veya nişanlıların sesi çıkmaz, onlar gözyaşlarını kimselere göstermeden, bürgülerinin ucuyla silerlerdi.

Hiç yorum yok: