30 Haziran 2008 Pazartesi

5. MUHACİRLERİN DEVLETTEN BEKLENTİLERİ

Anadolu’nun değişik yerlerine iskan edilen muhacirlerin de zaman zaman devletten istekleri oluyordu. Göçmen ailelerin karşılaştıkları önemli sorunlardan birisi, maaş ve yevmiye hasılatından kaynaklanmaktaydı. Devletin mali sıkıntı içinde olması yüzünden, zamanında ödenemeyen maaş ve yevmiyeler, göçmenler arasında huzursuzluk yaratmaktaydı. Devlet, göçmenlerin geçici iskanları ve sonradan yerleştirildikleri yerlerde kendilerini geçindirecek bir gelir elde etmelerine kadar ihtiyaçlarını karşılamayı hedeflemiş, dahası söz vermişti.

Göçmenler içinde okuma yazma bilenler, daha önce geldikleri yerlerde devlet işinde çalışmış olanlar, belirli işlere yerleştiriliyordu. Bunlar, çalıştıkları kaza veya kasabada yerleşik halkın evlerinde misafir ediliyor, geçinmelerine yetecek kadar yevmiye veriliyordu. Ancak bazı aileler, verilen yevmiyelerin azlığından şikayet ederek, yevmiyelerin artırılması talebinde bulunuyordu.

Yerleşik ailelerin yanında misafir olarak kalan göçmenlerin iskanlarının gecikmesi de huzursuzluk yaratmaktaydı. Bunlardan Trabzon Müftüsü Hacı Mustafa Efendi’nin yanında kalan bir göçmen ailesi, ev sahibinin ölmesi üzerine açıkta kaldığını bildirerek, Trabzon’un Ortahisar Mahallesi’nde, devlete ait arsanın kendilerine tahsis edilmesini talep etmişlerdir. Devlet tarafından iskan edildikleri yerlerde geçimlerini sağlayacak arazileri beğenmeyenlerin, hükümete müracaatla “uygun görülecek başka yerlerde yaşamak istemeleri de” talepler arasındaydı.

Devletçe iskan edildikleri bölgeden başka bir yere gitmek isteyenlerin talepleri genellikle kabul ediliyor, fakat ilk iskan bölgesinde devlet tarafından kendilerine yapılan yardımların, yeni yerleşecekleri yerlerde yapılmayacağı bildiriliyordu. Ancak bu şartları kabul edenlerin yer değiştirmelerine izin veriliyordu.

Hamidiye Köyü’ndeki Torun Mehmet Dede’nin ilk iskan edildiği yer, İzmit vilayetidir. Akrabalarından ayrılmaya ve çevrenin iklimine alışmakta zorluk çektiği için İzmit’i terk ederek, Hamidiye Köyü’ndeki akrabalarının yanına gelmiştir. Daha önce iskanı yapıldığı için, İnebolu’daki iskan komisyonu tarafından kendilerine yurtluk yer gösterilmediği gibi yardım da yapılmaz.

1866 yılında göçmenlerin yer değiştirmeleri ile ilgili olarak bir nizamname hazırlandı. Buna göre; göçmenlerin bazıları bulundukları mahallerde odun, su olmadığı veya kavim ve kabilesinin başka yerde bulunmasından dolayı çoğunlukla hükümete haber vermeden, iskan mahallerini terk etmişlerdir. Bu durumun tespiti, hükümeti bazı tedbirler almaya yöneltti. Zira hükümet, göçmenleri boş arazilere iskan ederek ziraatın canlandırılmasını arzu etmekteydi. Haneleri ile öteye beriye dağılanların, bu gidişle memleket içinde bir karışıklığa sebep olacağı düşünülerek, göçmenlerin iskan edildikleri yerlerden başka yerlere gitmelerine izin verilmemesi kararlaştırıldı. Ancak anne, baba, kardeş ve akrabalarını arayıp bulmak ve yine dönmek üzere, memleket dahilinde çevre vilayetlere gitmelerine izin verildi. Akrabalarını bulmak için iskan yerlerinden izinli ayrılıp da geri dönmeyenlerin izleri kaybolunca, vatandaşlıktan çıkarılmaları yolunda işlemlerin yapıldığını, bazı nüfus kayıtlarının incelenmesinde görüyoruz:

Hamidiye Köyü’nde iskan edilen Çuverebuli Ali Çavuş, Amasya’daki akrabalarının yanına gider ve bir daha da geri dönmez. Bu nedenle nüfus kayıtlarında “vatandaşlıktan çıkarıldı” kaydı görülmektedir.

Hiç yorum yok: