30 Haziran 2008 Pazartesi

3. BÖLÜM: MUHACİR İSKAN KOMİSYONLARI

1. MUHACİR İSKAN KOMİSYONLARI

Kırım Harbi sonrasında bölgedeki verimli topraklar Rusların hakimiyetinde kaldı. Rusların Müslüman ahali üzerinde uyguladıkları baskılar yoğunlaştı. Halk önceleri küçük topluluklar halinde göç ederken, giderek kafileler halinde bölgeden ayrılmaya başladı.

Göçe zorlanan Müslüman halkın tamamı, Osmanlı Devleti topraklarında hane nakli yaptı. Yaklaşık yarım yüzyıl devam eden bu göç akınından sonra, ikinci bir göç dalgası Kafkaslardan geldi.

1856 Kırım Savaşı’ndan sonra, Rusların ileri harekatından etkilenen bölgedeki Müslüman dinine mensup çeşitli gruplar da göç etmek zorunda bırakıldı.

Özellikle 1860 yılından sonra yoğunluk kazanan yer değiştirme ve sığınma talepleri karşısında Osmanlı Devleti yöneticileri, çeşitli tedbirler almak ve uygulamak zorunda kaldı.

Devlet göç hareketlerinin başlangıcından itibaren, çeşitli talimat ve nizamnameler neşrederek, bu güçlü hareketi bir disiplin altında yürütmeye çalıştı.

Ancak doğudan ve batıdan gelen göçmenlerin, Osmanlı topraklarında yerleştirilmesi ve yerleştirildikleri bölgede tutulması, üretkenliklerinin hayata geçirilmesi, çevre ile uyum sağlamalarını temin etmek kolay olmuyordu.

Geldikleri yerlerdeki alışkanlıklarını bırakmak istemiyorlar, kanun ve nizamlara uymakta uyumsuzluk gösteriyor, komşuları ile anlaşmakta zorluk çekiyorlardı.

Bu durum, göçmenlerle yerli ahali arasında çözümü zor sorunlar doğurduğu gibi bölgenin eski sahiplerinin tepkileri, hükümeti ve yerel idarecileri güç durumlara sokuyordu.

Bütün bu sorunları mahallinde çözüme kavuşturmak için, muhacir iskan komisyonları kuruldu.

Komisyonlar, muhacirlerin iskanından, ekonomik ve sosyal meselelerine kadar bütün sorunlarının hallinde yetkili kılındı.

Samsun, İnebolu, İstanbul ve Bursa’da oluşturulan iskan komisyonları, göçmenlere yönelik ekonomik ve sosyal politikalar oluştururken, birim olarak “Hane’yi” esas aldılar.

Hiç yorum yok: